Telefon
Facebook
WhatsApp
İnstagram
Telefon: 905452910408
E-Posta : iletisimepostafatmatopcu.com

Obezite-Gıda Bağımlılığı

Biorezonans Terapisi ile Doğal Kilo Kontrolü: Sağlıklı ve Etkili Bir Yaklaşım

Kilo kontrolü, günümüzde pek çok kişi için yaşam kalitesini etkileyen önemli bir konu haline gelmiştir. Diyetler, egzersiz programları ve çeşitli zayıflama yöntemleri denense de, bazen istenen sonuçlara ulaşmak zor olabilir. Biorezonans terapisi, kilo kontrolü konusunda yenilikçi bir yaklaşım sunarak, vücuttaki enerji dengesini düzenlemeyi amaçlar. Hamur işleri, makarna, pilav, tatlılar gibi vazgeçilemeyen yemeklerin yenmesi isteğinin azalmasında etkin rol oynar ve metabolizmayı canlandırır. Kişinin iştahı çok büyük çaba sarfetmeye gerek kalmadan azalma gösterir.

Biorezonansın Temel Prensibi

Biorezonans terapisi, vücudun kendi enerji frekansları üzerinden çalışan bir yöntemdir. Sağlıklı bir vücut, her organ, hücre ve doku belirli bir frekansa sahiptir. Bu frekanslar, sağlıklı bir denge içinde olduğunda vücut optimal performansını sergiler. Ancak çeşitli faktörler, bu frekansları olumsuz yönde etkileyebilir. Biorezonans terapisi, bu olumsuz frekansları tespit ederek, vücuttaki enerji akışını düzeltmeyi ve sağlıklı frekanslara geri dönmeyi destekler.

Biorezonans ve Kilo Kontrolü

Biorezonans doğal bir tedavidir ve tedavi planı, verilmesi hedeflenen kilo miktarı da kişinin bünyesine göre değişeceğinden süre de farklılık gösterir. Kilo vermede önemli olan hız değil, sağlıklı bir şekilde kilo vermektir. İlk seanslardan sonra iştahın ve yemek yeme ihtiyacının azaldığı görülmektedir. Bu terapi sonrasında öğünler arası açlık algısının azaldığı ya da geçtiği belirgin olarak hissedilir. Kilo seansıyla beraber, strese karşı yapılan tedavi ile strese bağlı duygusal yemenin de önüne de geçilmiş olur. Biorezonans iki ana odak noktası üzerinden kilo kontrolüne destek olur;

1. İştahın Düzenlenmesi

Biorezonans terapisi, özellikle karbonhidrat içeren gıdaların tüketimine bağlı iştah artışını azaltmada etkilidir. Hamur işleri, makarna, tatlılar gibi kilo artışına neden olan gıdalara olan arzuyu kontrol altına alarak, bireyin daha kontrollü bir beslenme alışkanlığı kazanmasına yardımcı olur.

2. Metabolizmanın Hızlandırılması

Vücuttaki dokuların, organların ve hücrelerin kendi frekanslarını ölçen biorezonans cihazları, olumsuz frekansları tersine çevirerek sağlıklı bir denge oluşturmayı amaçlar. Bu denge, metabolizmanın daha hızlı çalışmasına ve enerji harcamasına katkıda bulunur. Bu da kilo verme sürecini hızlandırır.

Biorezonans ile Kilo Kontrolü Süreci

Biorezonans terapisi kilo kontrolünde, kilonuza göre genellikle 4 ve 8 seans olarak uygulanır. Bu seanslar arasındaki süre, vücudun yeni enerji frekanslarına uyum sağlamasına olanak tanır. Kilo verme süreci, bireyin metabolizma yapısı, yaşam tarzı ve sağlık durumu gibi birçok faktöre bağlı olan uzun bir süreçtir. Biorezonans terapisi bu süreci desteklemek amacıyla uygulanan etkili bir yöntemdir.

1. İlk Seans

Bu seans, özellikle karbonhidrat içeren gıdalara olan arzunun azaltılmasına odaklanır. Karbonhidratlar genellikle kilo artışına neden olan önemli bir faktördür, bu nedenle bu seans, bireyin bu tür gıdalara olan ihtiyacını ve talebini düzenlemeye yöneliktir. Terapi, önceki seanslarda belirlenen hedeflere dayanarak bireyin iştah kontrolü üzerinde olumlu bir etki sağlamayı amaçlar. Bu, kilo verme sürecine sağlıklı bir başlangıç yapmak isteyen bireyler için önemli bir aşamadır.

2. İkinci Seans

İkinci seans genellikle ilk seanstan yaklaşık 5 gün sonra gerçekleştirilir. Bu aşama, terapinin odaklandığı ana noktalardan biri metabolizmanın hızını ve enerji harcamasını artırmaktır. Bu şekilde, kilo kaybını desteklemek ve vücudun yağ depolama eğilimini azaltmak amaçlanır. İkinci seansta, bireyin metabolizma süreçleri daha ayrıntılı bir şekilde incelenir ve kişiye özel bir planlama yapılır. Bu, bireyin vücut yapısına, ihtiyaçlarına ve hedeflerine daha spesifik bir yaklaşım sağlayarak kişiselleştirilmiş sonuçlar elde etmeye yönelik bir stratejidir.

Daha sonraki seanslarda ise bireyin kilo verme sürecindeki engeller belirlenir ve kişiye özel çözümler geliştirilir. Bu engeller arasında duygusal yeme ihtiyacı, yağ yakımını destekleme, insülin direnci, hormonal sorunlar, vitamin-mineral eksiklikleri gibi faktörler bulunabilir. Fonksiyonel tıp prensipleri çerçevesinde, bütünsel bir yaklaşımla her bireyin eşsiz ihtiyaçlarına odaklanan uygulamalar yapılır.

Bu bütünsel yaklaşım anlayışıyla, "her beden eşsiz ve özeldir" mottosuyla çalışarak, biorezonans terapisi ve fonksiyonel tıp hekimliği prensiplerini birleştiren bir çerçeve oluşturulur. Bu şekilde, kilo verme sürecinde sadece kilo kaybına odaklanmakla kalmayıp, aynı zamanda bireyin genel sağlığını iyileştirmeye yönelik çözümler geliştirilir.

Biorezonans terapisi kilo kontrolü dışında birçok sağlık sorununu da ele almaktadır. Terapinin uygulandığı kişilerde, şeker düşmelerinin ve migren ataklarının azalması, uykuların düzelmeye başlaması gibi rahatlama etkileri gözlemlenmiştir.

 

Biorezonans terapisi, doğal bir kilo kontrolü yöntemi olarak vücuttaki enerji dengesini düzenleyen etkili bir yaklaşımdır. Ancak, her bireyin vücut yapısı, sağlık durumu ve ihtiyaçları farklı olduğu için, bu terapiye başlamadan önce uzman bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir. Biorezonans, kişinin yaşam tarzına uygun ve bireysel ihtiyaçlarına odaklanan bir kilo kontrolü çözümü arayanlar için dikkate değer bir alternatif sunar. Uygulanan seanslar, kişinin metabolizma hızını artırarak enerji harcamasını optimize etmeye yöneliktir. Ancak, terapinin etkileri kişiden kişiye değişebilir, bu nedenle bireyin sağlık durumu ve hedefleri göz önüne alınarak kişiselleştirilmiş bir plan oluşturulmalıdır.

 Detoks fazlarının çalışması, biorezonans terapisi sürecinde önemli bir rol oynar. Bu süreçte, ozon sauna programı eklenerek kalori yakımını arttırmak ve faz 3 detoks açısından kişinin terlemesini desteklemek mümkündür.

Ozon sauna, ozon gazının cilde temas etmesini sağlayan bir yöntemdir. Bu sayede terleme artar, vücut faz 3 detoksifikasyonunu daha etkili bir şekilde gerçekleştirir. Aynı zamanda, ozonun hücre metabolizmasını canlandırıcı etkisi sayesinde kalori yakımını arttırr.

Detoks fazları, genellikle vücuttaki toksinlerin atılmasını, enerji akışının düzenlenmesini ve metabolizmanın desteklenmesini amaçlar. Bu süreçte ozon sauna programı, vücudu terleterek toksinlerin dışarı atılmasına katkıda bulunur. Bu, kilo verme sürecini destekleyebilir ve genel sağlığı iyileştirir.

Ancak, her bireyin sağlık durumu farklı olduğu için bu tür uygulamalara başlamadan önce bir sağlık profesyoneli ile görüşmek önemlidir. Bu, kişiye özel bir planlamanın yapılmasını sağlar ve detoks süreçlerinin sağlıklı bir şekilde uygulanmasını destekler.